ABD Hükümetinden Öcalan’ın Çağrısına Olumlu Yanıt

Terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan, terör örgütüne silah bırakma çağrısı yaparak önemli bir adım atmıştır. Bu çağrıya olumlu bir tepki de ABD hükümetinden gelmiştir. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Brian Hughes, yaptığı açıklamada gelişmeyi memnuniyetle karşıladıklarını belirterek, “Bu önemli bir gelişme ve bunun ABD’nin kuzeydoğu Suriye’deki DEAŞ karşıtı ortakları konusunda Türk müttefiklerimizin endişelerini gidermeye yardımcı olacağını umuyoruz” dedi.

Hughes, “Bunun, bu sorunlu bölgeye barış getirmeye yardımcı olacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

ÖCALAN’IN MESAJI

Öcalan’ın mesajı, İstanbul’da düzenlenen bir basın toplantısında DEM Parti milletvekilleri tarafından okundu. Türkiye ile PKK arasında 40 yılı aşkın süredir devam eden çatışmaların sona erdirilmesi ve barış sürecinin yeniden canlandırılması açısından önemli bir çağrı yapılmıştır.

Öcalan’ın mektubunun duyurulmasının ardından hükümet kanadından gelen açıklamalarda, sürecin somut adımlarla ilerlemesi gerektiği vurgulanmıştır. Muhalefet partileri ise mektubu farklı açılardan değerlendirmiştir; bazıları sürecin olumlu bir adım olabileceğini belirtirken, bazıları bu çağrının zamanlamasına ve içeriğine şüpheyle yaklaşmıştır.

Kürt siyasi hareketinin çeşitli kanatlarından mektuba gelen ilk tepkiler farklılık göstermektedir. DEM Parti cephesi, mektubu dikkate alacaklarını ve değerlendirme sürecine gireceklerini açıklamıştır. Ancak Kandil’deki PKK yöneticileri henüz resmi bir açıklama yapmadı ve örgütün içinde bu çağrıya nasıl yanıt verileceği konusunda tartışmalar yaşandığı öne sürülmüştür.

Mektubun duyurulmasının ardından uluslararası basında da geniş yankı uyandı. Avrupa ve ABD’den çeşitli yetkililer, süreci dikkatle takip ettiklerini ve barışçıl bir çözümün desteklenmesi gerektiğini ifade etmişlerdir. Bölgedeki Kürt grupları da Öcalan’ın açıklamalarını değerlendirirken, Suriye, Irak ve İran’daki Kürt siyasi hareketleri arasında farklı tepkiler gözlemlenmiştir.

Gelişmelerin ilerleyen süreçte nasıl şekilleneceği belirsizliğini korurken, Öcalan’ın mektubunun PKK içinde nasıl bir karşılık bulacağı ve Türkiye’deki siyasi dinamikleri nasıl etkileyeceği merak konusu olmaya devam etmektedir.