“İstanbul 3.0 projesini” anlatan Aslan, yaptığı açıklamada, İstanbul’un bütün ilçelerinin pek çok ilin nüfusundan daha kalabalık olduğunu belirtti. Aksaray gibi orta büyüklükteki ilçelerin nüfuslarının bile bazı illeri geride bıraktığına dikkat çeken Aslan, daha kalabalık ilçelerin daha yetkin ve deneyimli yöneticiler tarafından idare edilmesi gerektiğini ifade etti.
İstanbul 3.0 Projesi kapsamında, İstanbul’un ilçelerine Anadolu’da valilik deneyimi olan mülki idare amirlerinin atanacağını açıklayan Aslan, bu adımın ilçelerin karmaşıklığına uygun bir yönetim sağlayacağını belirtti. Aslan, proje ile valilik kadrolarının korunarak, daha etkin ve verimli bir yönetim hedeflendiğini dile getirdi. Aynı yaklaşımın Emniyet Müdürlüğü içinde de geçerli olacağını açıklayan Aslan, daha önce il emniyet müdürlüğü görevi yapmış deneyimli yöneticilerin İstanbul’un ilçe emniyet müdürlüklerine atanacağını ifade etti. Aslan, projenin vatandaşların daha etkin hizmet almasını amaçlayan bir inisiyatif olduğunu vurgularken, projenin Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ tarafından açıklandığını ve AKP’nin projeye herhangi bir katkısının olmadığını belirtti.
“VALİLER GELİŞİ GÜZEL KARARLAR İÇİN DEĞİL, GÜVENLİĞİ SAĞLAMAK İÇİN KULLANILMAMALI”
‘Önemli olan vatandaşın güvenliği’ diyen Aslan, projenin doğru uygulanması gerektiğinin altını çizdi. Aslan, iktidar eliyle atanan valilerin 2019 seçimlerinde kaybedilen İstanbul’da gelişi güzel kararlar verilmek için kullanılmamasına yönelik uyarıda bulundu.
Aslan, projenin nasıl uygulanması gerektiğini şöyle anlattı:
“Zafer Partisi olarak İstanbul’un geleceğini inşa edecek bir proje geliştirdik. Projemizde kurulacak geçici koordinasyon merkezi ile İstanbul’un milli güvenlik tedbirlerini aşmasını ve devletin bütün kaynaklarının en etkili şekilde İstanbul için kullanılmasını amaçlıyoruz. Böylece İstanbul’un çözüm bekleyen ağır sorunlarına devletin en önemli kaynakları ve Ankara’nın merkez yönetimi, çözüm için hızla müdahale edebilecek. İstanbul’un bütün ilçeleri pek çok il nüfusundan daha kalabalık. Örneğin orta büyüklükte bir kent olan Aksaray’ın nüfusu 415 bin iken, Üsküdar’ın nüfusu 650 bin. Aksaray’da en üst idari amir; Vali, Üsküdar’da ise en üstü idare bir kaymakam. Bu durum şu anlama geliyor; daha kalabalık olan Üsküdar ilçesi, daha az tecrübeli bir idari amir tarafından yönetiliyor.
Çözüm ise İstanbul’un bütün ilçelerine, Anadolu’da valilik deneyimine sahip mülki idare amirlerini görevlendirmek. Ancak burada elbette amaç iktidara yakın isimleri ödüllendirmek değil. Görevlendirmelerin valilik kadroları saklı kalmak kaydıyla yapılması gerekiyor. Aynı şeyi Emniyet Müdürlüğü içerisinde de yapacağız. Yani il emniyet müdürlüğü yapmış insanları İstanbul’da ilçe emniyet müdürlüğüne atayacağız. Böylece, İstanbul’un güvenlik açığının önüne geçebileceğiz.”